İPEK KOZASI

Kelebeğin ömründe biran kaybolacaksın.

Kozaya, hayata ve ipeğe bürünüp,
Yumuşak ve içten bir bakış ile bakacaksın.

Daima değer verdiğin bir güzelliğin.
Can'ını vereceğin inancın, 
Gözünden sakınacağın AŞKın.
Fakire saklayacağın aşın
Saçını okşayacağın bir yetimin olacak.

Yürek bu, vermeye vermeye gücenir.
Onun eli daima vermeye alışkın.

Nasıl mı vereceksin?..

Eğer bu inancında ise; hiç erinmeyeceksin... Beş defa sonsuz hazinesini açmış davet ediyor Seni, 
Uçarak gideceksin, 
Secdesinin Ayaklarına kapanacaksın. 
bAŞKa kapanmışsın nafile...

İlk nidası OKU OLmuşsa 
Yürekten sağından solundan düzünden tersinden 
Kendin için arterlerin çağlaya çağlaya Okuyacaksın derinden en derinden...

Bir eş nasip oldu misalihun; 
Her gün gözünün rengi değişmiş mi, saçının ucu kırılmış mı, dışarı çıkarken ne giyinmiş ince giyip terler mi kalın giyip solar mı ?..

İlk, en ilk sen süzeceksin yüreğinin tâ derunundan.

Kelebek misali başa konduracak tâç gibi
Er kişi niyetine yahut hatun kişinin niyetine diyeceksin...

Daima öksüze bir katıksız tebessüm vereceksin ekmeğinle beraber.

Ekmeğine Maün Süresini Katık yapacaksın.

Onun aşk ile Başlayan adını anarak, evvelâ her işe Onunla başlayacaksın .

Kelebek misali kozadan çıkıp bAŞKalaşacaksın...

Aşk ile Hû...